Merhabalar.
Bugün okuduğum bir kitaptan bahsetmek istiyorum. Sanıyorum bu kitabı ya 3. ya da 4. okuyuşum. Her okuyuşumda daha da keyif alıyorum.
Yazar: Mihail Şolohov
Kitabın adı: Vatan için dövüştüler
Yayın evi: Cem Yayınevi
Çeviren: Gülseren Devrim
Sayfa sayısı: 232
Şolohov bir Sovyet yazarı. Aynı zamanda da bir gazeteci. Savaş çıkınca hem savaşmış, hem de savaş muhabiri olarak cephelerde gördüklerinden yola çıkıp hikayeler yazmış, yaptığı röportajları basmış.
Kitabın konusundan uzun uzun bahsetmek istemiyorum. Alıp okumanızı çok isterim.
Kitaptan beğendiğim ve altını çizdiğim bazı cümlelere gelecek olursak eğer:
''İnsan, başka insanlarla yan yana, omuz omuza dövüşür, ama, yalnız ölür. Her insanın sadece kendisine ait, paylaşılmaz bir ölümü vardır. Ölüm, şahsa mahsus eşya gibidir, daha doğrusu, hani o üzerinde kırmızı boyayla adlarımızın yazılı olduğu bayilik torbalar gibi. Bu çok özel randevu hayatımızın en önemli işidir.''
sf: 55-56
*
''Zamansız ve saygısız bir şiir gibiydi.''
sf: 65
********************************************************
Bir diğer kitap ise Şolohov'un kısa hikayelerinden ve savaş röportajlarından oluşuyor.
Yine cem yayınevinden.
Çeviren: Rezan Alemdar ve Metin Alemdar
Hangi hikaye ve röportajlar var içerisinde bir bakalım.
- Kaloşlar
- Ortak Bir Dil
- Çifte Kocalı Anna
- Alyoşka'nın Yüreği
- Sapa Yol
- İlya'nın Aşkı
- Öç
-Nefretin Bilimi
- Bir Yufka Yürekli
- Kolçak, Isırgan, Vesaire
- Yoldaş Ptıtsin'in Başına Gelen Belalar
- Sınav
- Üç Düğmenin Öyküsü
- Müfettiş
- Don'da
- Kazak Kolhozlarında
- Smolenskıy'e Doğru
- Cephe Yolunda
- İlk Buluşma
- Savaş Tutsakları
Her birini ayrı ayrı beğendim. Aralarından favorim şu oldu diyebileceğim yok.
Kitaptan beğendiğim bir cümle ile bitirmek istiyorum.
''Ortak bir dilimiz olmalıydı bizim..''
Burada, bu blogda sizinle ortak bir dilimiz olduğuna inanıyorum. Umuyorum sizlerde öyle düşünüyorsunuzdur.
Sevgiyle..